Herkese Merhabalar;

İçerisinde bulunduğumuz bu dönem içerisinde yaptığım bir takım ve enteresan araştırmalara dayanarak, Çin Devletinin Koronavirüsü ile alakalı nasıl mücadale ettiğine dair bilgi vermek istedim.

Çin’de bir süre yaşamış birisi olarak söylemem gerekir ki, Çin’i anlamak için gerçekten orada belki de yıllarca kalmak gerekir. Günlük hayatlarını somut kavramlarla değil, tamamen soyut ve kendi içlerinde oluşturdukları sanal dünyada yaşadıklarını söyleyebilirim. Tabi bu durumun gerçek babası olan Çin Devletinin harika düzeydeki altyapı ve kontrol sistemleri, yine kurdukları sistem üzerinden birey birey kontrol etmesini sağladı.

Çin’de yaşayan insanlar kendilerini Çin Devleti tarafından kontrol ettiklerini de biliyorlar. Aslında bu durumdan da pek şikayetçi oldukları söylenemez. Çünkü Çin’lilerin ideolojik ve din kavramları bizim gibi değil. Aksine bir kısmı onların inandıkları metaların bağlandığı yerlerini devletleri olarak gördükleri için Çin’liler için de bir nevi devlet, Tanrı gibidir dersem zannediyorum yanılmayacağım. 

Buradan yola çıkarak, devletin müdahalelerini sıralayabilirim.

Teknolojik Mücadele Ayağı

Wechat ile Gidilen Yerlerin Analizi

Zannediyorum, Wechat uygulamasını duymayanımız kalmamıştır. Wechat, sadece bir mesajlaşma ve sosyal medya uygulaması değil. Çin’li vatandaşların bankacılık işlemlerini yapabildiği ticari faaliyetlerini de yürütebildiği geniş çaplı bir uygulamadır. Tabi Çin’li vatandaşlar bu uygulamaya kendi ülke ID numaraları ile giriş yapabilmektedir. ID numarası ile giriş yaptığı için ellerindeki cihazların lokasyon bazlı tabanlarından yola çıkarak aslında devlet birkişinin ne zaman nerede olduğunu anlık görebilmektedir. 

Bu noktadan yola çıkarak, kendi içerisinde yeniden bir Korona haritası oluşturdu. Hangi bölgelerde koronavirüs yoğunluğunun olduğunu tespit ettikten sonra, o bölgeye doğru giden insanlara wechat üzerinden renklendirmeler yaptı ve yasaklarını belirledi.

Burada 3 renk vardı. Kırmızı, Sarı ve Yeşil renk. Şunu da atlamadan belirteyim.. Sadece yeşil renke sahip kişiler araba kullanabilirler ve kamu dairelerine KISA SÜRELİ gidebilirler.

Mesela bir Çin vatandaşı Şangay’da koronavirüsünün yoğun olduğu bir bölgeye farketmeden gittiğini varsayalım. Kurdukları yazılım algoritması bu durumu algılayarak, hemen bildirim gönderiyor ve bu kişinin rengini sarıya dönüştürüyor. Sarıya dönüştüğü an itibariyle kişinin kendi evine ait lokasyonda kalması gerekiyor. Yani evinden dışarı çıkamaz. Eğer 14 gün boyunca evinden çıkmazsa ve herşey yolunda giderse doğal olarak renk tekrar yeşile dönüyor. Kendi hayatına dikkatli birşekilde devam edebilir demek oluyor.

Bir de konuya diğer bir yönden bakarsak, ülkede devlet sarı renkli vatandaşlarının nerede olduğunu bölge bölge dahi biliyor. 

Tabi süreç bununla kalmıyor. Çin’de bulunan developerlar hemen adım atarak sarı renkli olan insanların kendilerini de işaretleyebileceği uygulamalar geliştirmesiyle, konu biraz daha boyut atlamış oldu.

Eğer bir kişi sarı renk ise ve sağlık durumunun da kötüye gittiğine inanıyorsa, hastaneye başvuracaktır. Hastaneye başvurduğunda kimlik ID numarasından da wechat konumları ve sokaklara kurulu olan ve machine learning teknolojisi ile çalışan ve insanların yüz tanıma sistemi ile nerede olduğunu kaydeden büyük bir data havuzuna bakarak hangi tarihte nerede olduğuna dair bilgi akışını ortaya koydular.

Bundan sonra kişinin sağlık durumunun ciddiyetine göre karantina sürecini başlatıyorlar ve aynı zamanda artık bu kişi kırmızı renge dönüşerek gözetim altında olmuş oluyor.

 

Yüz Tanıma Analizi ile Kontrol

Bu ayrı bir kontrol sistemi desek yeridir. Hemen hemen her cadde de, kavşakta ve insanların dolaştığı yerlerde kameralar mevcuttur. İster yabancı olun, İsterseniz Çin’li olun.. Devlet sizin o esnada nerede olduğunuzu bu kameralar vasıtasıyla görebilir. Sadece bununla kalmadı. Özellikle yerleşim yerleri oldukça büyük olan bölgeler de sadece yüz tanıma sistemi değil, kişilerin ateşini ölçebilen sistemlerde yerleştirdiler. Tabi bu durum da 1 milyardan fazla insanın daha fazla kontrol altına kalmasını sağladı.

Aldıkları bu verilerin tamamını büyük bir havuzda toplandığını hayal edin. Kişi, hastaneye gittiğinde artık son 14 günlük geçmişi gözükecek şekilde doktorun karşısına çıkmaktadır. 

 

Tespit edilen hastalar artık ayrı bir kontrol noktası oluşturuldu. Çin’den bahsediyoruz.. Virüs’ten daha hızlı hareket ederek hastane kuran insan topluluğu sonuçta.. Bunları yapmasına da şaşırmıyorum.

Ülkemiz hakkında da bir kaç kelam etmek isterim. Fakat yazacağım şeylerin ağırlığı için üzgünüm. Yakın zaman içerisinde ve eve kapanmadan önce Anadolu bölgesine işlerim nedeniyle gittim. Konunun bilinçsizliği o kadar had safhadaki, çarşılar pazarlar tıklım tıklımdı. Ben maske ve eldivenle bir yere girdiğim zaman insanlar bana gülüyordu. Sanki işim gücüm bitti onlara palyaçoluk yapıyorum.

Bizim Çin gibi kendimizi kontrol edebilme şansımız yok. Zaten devlet çıkıp biz buna benzer bir sistem kuracağız dese, sözde çağdaş ve aydın kesip anlık twitter’da türeyip “İnsan Hakları Savunuculğuna” soyunacaktır. Benim takip etme, lokasyonuma dokunma! gibi pankartları görmek mümkün olabilir.

Velevki bu kesimin tamamen haklı olduğunu da düşünelim. Özellikle bu dönem içerisinde biz eğer devlete ve devlet mekanizmasına yardımcı olmak istiyorsak, üzerimize düşen en iyi görev evimizden ayrılmamak ve evde kalmaktır. 

Bu kadar insan kalabalığının bu denli sokakta dolaştığı bir dönemde, bizim işimiz Allah’a kalmıştır demek geliyor içimden.. Fakat umarım ben yanılıyorumdur.

Bir sonraki yazıda görüşmek dileğiyle;

 

Bu yazıyı okumanız yaklaşık 5 dakika sürecektir.

Yazımı Nasıl Buldunuz Diye Sorabilir Miyim? 🙂
[ Average: 4.8]

2 Comments

  1. Fehmi Baba 2 Nisan 2020 at 10:08

    teknoloji olarak bi 50 yıl
    zihniyet olarak 100 yıl ilerdeler
    bizim kolonyamız var

    Reply
  2. admin - Site Author 2 Nisan 2020 at 14:51

    İnşaallah ülkemiz de öyle olur 🙂
    Yorum için teşekkürler..

    Reply

Yorumlarınızı Varsa, Buradan Buyrun :)

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir